Bir internet içeriğine ya da bir internet sitesinin bütününe erişim engellendiğinde, eğer bütün dünyadaki erişim sağlayıcı İSS’ler bu engellemeyi tatbik etmiyorsa, yalnızca bölgesel bir engel gerçekleşir. Örneğin, Türk yargısının verdiği erişim engeli kararını uygulayan erişim sağlayıcılar içeriğe erişimi, yalnızca kontrol ettikleri alan(Türkiye) üzerinden engellerler. Bu şekilde Türkiye’den erişime engellenen internet içerikleri, bulundukları internet ortamında varlıklarını sürdürmeye devam ederler ve Türkiye dışından her şekilde, Türkiye’den ise alternatif DNS-PROXY sunucular, VPN, TOR vs. kullanımı yoluyla erişilebilir durumda kalırlar.
Erişime engellenmiş internet içeriklerinin bu durumu, içeriklerden dolayı mağdur olanlar açısından son derece sakıncalı bir durum teşkil eder. Eğer bütün bir site erişime engellenmiş ise bu durum aynı zamanda ilgili site ile ilgisi bulunan 3. kişi internet kullanıcılarını da mağdur edecektir. Öyleyse erişim engelleri birer ara yol yani tedbir durumunda olup, ortada bir hukuksuzluk varsa mühim olan hukuksuzluğu teşkil eden internet içeriğinin kaldırılmasıdır. İşte bu işleme ‘’içeriğin kaldırılması‘’ adı verilir.
İçeriğin kaldırılması, 5651 s. Kanun’da ‘’içeriğin yayından çıkarılması‘’ olarak isimlendirilmiş ve ‘’İçerik veya yer sağlayıcılar tarafından içeriğin sunuculardan veya barındırılan içerikten çıkarılması‘’ şeklinde tanımlamıştır.
5651 s. Kanun’a göre yargı mercileri içeriğin kaldırılmasına dair bir karar verdiğinde, hukuk sistemimiz bu içeriğin cebren/sunucular hacklenerek kaldırılmasına dair bir yöntemi benimsememiştir. İçeriğin kaldırılmasına dair verilen kararlar, yer sağlayıcı konumunda bulunan kişilere ve/veya sunucuları bünyesinde barındıran veri merkezlerine iletilmekte, bunlara içeriği kaldırmaları emredilmektedir. Bu mahkeme kararını yerine getirmemek ise cezai yaptırıma bağlanmış olup, ayrıca bu durum BTK tarafından idari yaptırım kararı verilmesine gerekçe de oluşturabilir. Kanun gereği bu kararlar içeriği giren içerik sağlayıcılara da iletilmekte ve aynı prosedürler işletilmektedir. Yine uygulamada bu kararlar internet site ve uygulamalarını işleten İSS’lere de gönderilir/gönderilmelidir, lakin kanunda böyle bir zorunluluk öngörülmemiştir.